YILMAZ ÖZDİL’İN EVİNİ YIKMIŞIM

Güvercinlikte 2018 yılından önce ve sonra yaptığım ve devletin sattığı hazine arazisi 313 metre kare 20 yıl önce 117.000 tl ye almıştım. Aldığım arsanda ev yaptım dönemin kaymakamı Bekir YILMAZ arkadaşı CHP’li belediye başkanı Ahmet ARAS, Abdullah ÖCALAN’IN avukatı dönemin Bodrum belediyesi İmar müdürü Turgay KAYA’nın muazzam uyum ve işbirliği sayesinde Kaymakam beyle Ahmet ARAS Askerlik Şube Başkanı Sivas Zara’da beraber görev yapmışlar. CHP’li Gürsel TEKİN’in Bodrum’a atadığı Turgay KAYA, “İmar müdürü üzerime çullandılar. Güvercinlik Muhtarı burada imar var. Belediye uygulamıyor” dedi. Mahkemeye sunmam için bu adamın yapısı 2018 yılından önceydi. Mühürlü belge verdi. Belediyemiz 22 Nisan’da tebliğ, 23 Nisan’da her taraf kapalı. 24 Nisan’da belediyenin açıklaması ile 90 silahlı asker eşliğinde evimi yıktılar.
Benden az ilerde Ankara Ticaret Odası’nda görevli bir arkadaşın evi vardı. Adamın evi ana karayolunun üstüne, 3 metre girmiş, ana kara yolundaki araçlar adamın balkonun dibinden geçiyor. Muğla İdare Mahkemesi adama 2 defa yürütmeyi durdurma kararı verdi ama ne hikmetse bunca belgeye rağmen bana vermedi. Zaten belediyede mahkeme kararını beklemedi, sabah 8.30’da yıktı. Adamın balkonunda asılı olan Yunan bayrağına benzeyen kareli pijaması, araçla geçenin kafasına düşse mahkeme Yunan ajanı yakaladı diye ödül verirdi. Bu ülkede adalet yok demeyin. Var. İbrahim Tatlıses’in ilk karısı Adalet Tatlıses Urfa’da açtığı fırında, kimsesiz geliri olmayan dul kadın ve çocuklara ekmek dağıtıyor. Daha sonra, ileri ki dönemde gazetelerin yazması ile Yılmaz Özdil’in de Bodrum’da evi olduğunu ve kaçak olduğunu öğrendim. Akşam, sabah Yılmaz Özdil’in evi. Türkiye’nin bir numaralı gündemi olmuştu. İlk yıkılan ev bana ait olduğu için bir çok röportaj talebi geldi. Görüştüğüm medya mensupları genelde Yılmaz Özdil’in Atatürk kitabı yazdığı, bu kitabın geliri ile çocuk okutacağını söyleyip kendisine gayrimenkuller aldığını, deprem ülkesinde imar barışı olamayacağını yazdığını ama kendisinin imar barışından yararlandığını söyleyip, hep bu meyanda açıklama yapmamı istiyorlardı. Bense bu para ile kendi çocuklarını okutmuyor mu? Doğru yapmış adam. Çocuklarını okutuyor. İslam dininde böyle bir tabir var. “Eve lazımsa camiye haram.” diyordum. Bir çok röportaj o yüzden gerçekleşmedi. Ulusal kanalda yayınlanan tek röportajda da Yılmaz Bey’in şahsı ile sorunum yok. Bodrum Belediyesi herkese eşit davransın. Arka kapıdan dolanılmasın dedim. 7000 tane daha yıkılcak bina bekliyor yıllardır.
Yılmaz Bey’in kendisi “Evimi yıktıran AKP’li sensin.” dedi. Ben o dönem “AKP’li değil CHP’liydim” dedim. “Senin gibi CHP’lileri de bilirim.” dedi. Acaba Yılmaz Bey’in bir yerine yerleştirilmiş ileri bir teknolojik ürün mü var? Ne desen her şeyi anlıyor. Sitede yazılarım, ortada hiçbir partiye yakınlığım yoktur. Partisizim. O dönem röportaj yaptığımız Fatih BOZOĞLU da duruyor. Benim o dönem CHP’ye verdiğim oylarım açık ve nettir. Yıkımdan sonra, CHP ilçe başkanı, Fatih BOZOĞLU, Şenol CÖMERT’le yemek yerken Fatih BOZOĞLU’na selam verdi. Beni tanımasına rağmen, bana selam dahi vermedi. AKP ilçe başkanı arayıp “Çocukların güvende mi?”, “Bir şeye ihtiyacın var mı?” diye sordu. Sosyal medyada hiçbir hesabım veya kullandığım mecra yoktur. Sosyal medyada popüler olmayı hastalık olarak görürüm. İçinde bulunduğum maddi manevi durum hayallerimin ötesinde yanlış anlaşılmasın.

Sahip olduğum herşey için Cumhuriyetimiz ve kurucularına borçlu olduğumun farkındayım.
Güvercinlik’te hemen yanımdaki komşum Naime hanım; belediye, kaymakamlık, valilik, CİMER vasıtası ile beni 9 yere şikayet etti. Evi ile evim arası 5 metredir. Evim hava almıyor diye. Malatyalı, ZAZA aleviyim. Turgay KAYA bizden. “Elazığlı faşistin evini ben yıktırdım.” demesine rağmen daha sonra arsalarımızın olduğu yerin imarlı olduğunu belediye kabul etti. 3.derecede arkeolajik sit alanı belediye 5 yıl çerisinde bölgede imar çalışması yapmadığı için Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu bana tekrar ev yapma izni verdi. Belediye bir süre direndikten sonra inşaat ve iskan ruhsatımı verdi, evi tekrar yaptım. Komşumun aldığı yapı kayıt belgeli yer 3.derecede arkeolojik sit alanı çıktığı için geçersizdir. İnşaatı yaptığımız zaman şaşı inşaat kalfası vardı. Yıkıntılar üstünde, hayatımda ilk defa gündüz vakti rakı içtik. Belki kafayı çeker, komşuyu şikayet ederim. Evini yıktırırım diye, rakıyı içtikçe kalfanın gözleri şaşılıktan çıktı. Ben yine CİMER’i arayıp, kocası olmayan, Zaza Alevi ben, Türk Sünni dul kadının evini yıktıramadım. Ne beceriksizim değil mi? Beş yıl oldu.
Uluslararası bilim merkezi CERN Tanrı parçacığını arıyor. Bilim adamları Yılmaz Özdil gibi kendisini tanrıcık zanneden, kibir abidelerini gelip görseler bunca emeğin boşa gittiğini anlarlar. Bunların hedef kitlesi 85 milyonda 5 milyon, yaptıkları her şey onlara hizmet. Geri kalan 80 milyonsa bu 5 milyonun sürekli şikayet ettiği vatandaşlar. Seçmeni olduğunu söylediği,tarihinin en yüksek oyun alan CHP’nin genel başkanı Özgür Özel’e Yılmaz Özdil sinek ikili dediğine göre ikinci sinek kim ?

2 Kasım 2024